Haloterapi, Yunanca’da “tuz” anlamına gelen“Halo” kelimesinden doğmuş, geçmişi ise Roma ve Orta Çağ’a kadar dayanıyor.
Tuz’un terapötik (tedavi edici) etkisi ilk defa 1840’lı yıllarında tuz madenlerinde çalışan işçilerin “aşırı sağlıklı” olması ile Polonya’da madenlerde görevli bir doktorun dikkatini çekiyor ve bunun üzerine araştırma ve çalışmalar başlıyor.
Bugün Tuz Mağarasında Tuz Terapisi özellikle Doğu Avrupa ülkelerinde uzun yaşamın sırrı olarak tanımlanmakta.
Kişiler astım, allerji, soğuk algınlığı ve benzeri rahatsızlıklara karşı dirençli olmak için en az yılda bir kere tuz terapisi kürü uygulamakta. Birçok üniversite kaynaklı araştırma Tuz Terapisi’nin etkili bir uygulama olduğunu kanıtlamıştır.
Tuz Odasında kullanılan tuzlar yüksek mineralli tamamen doğal Himalaya Tuzları. Haloterapi, solunum yollarımızı polen gibi allerjenlerden ve tütün dumanının kalıntılarından da arındırıyor. Ciğerlerimizde oluşan bakteri ve mikropları yok ederek enfeksiyon riskini azaltıyor. Solunum yollarında sağladığı rahatlatıcı etki sayesinde uykusuzluk, stres ve konsantrasyon bozukluğu gibi sorunların ortadan kalkmasına yardımcı oluyor.
“Tuz Terapisi aynı zamanda bağışıklık sistemimizi güçlendirir ve hastalıklara karşı direncimizi yükseltir. 7 ila 12 seans sonunda faydalarını yaklaşık 6-12 ay süresince hissetmeye devam ederiz”. New England Journal of Medicine, 2006.
Tuz Terapisi, şifalı tuz madenlerindeki aynı mikro klima sağlanarak, tamamı doğal tuzlarla kaplı olan Tuz Odasında gerçekleşiyor. Seans sırasında havaya çok ince öğütülmüş Himalaya tuzları püskürtülüyor (siz görmüyorsunuz) mikrop ve allerjenlerin olmadığı steril, rahatlatıcı ve negatif iyonlu bir ortam sağlanıyor bu şekilde. Rahat koltuklarda, üzerinizde kıyafetleriniz ile 40 dk. boyunca sakin bir müzik eşliğinde sadece ve sadece oturuyorsunuz. İsterseniz gözlerinizi kapatıp hafif meditatif hale geçebilir ve keyfinize farklı keyifler katabilirsiniz.
Tuz Terapisi’nin başlıca faydaları;
1. Sık görülen viral enfeksiyonlarda, öksürük ve soğuk algınlığında
2. Astımda
3. Kronik KBB (kulak-burun-boğaz) hastalıklarında
4. Bronşitte, sinüzitte
5. Sık görülen kulak enfeksiyonlarında
6. Allerji kaynaklı cilt sorunlarında
7. Egzama ve deri iltihabında
8. Sedef hastalıklarında
9. Uykusuzlukta
10. Eklem ağrıları ve artritte
Makalelerde dikkatimi çeken 2 diğer önemli konuya değinmeden geçemeyeceğim;
1. Sigara; solunum yollarımızda bulunan ve yabancı maddelerin vücudumuzdan içeri girmesini engellemekle sorumlu tüysü hücrelerin hareketlerini yazık ki bloke ediyor. Oysa ki onların salınım hareketi bizler için çok kıymetli. Tuz Terapisi ile yüksek düzeyde negatif iyon içeren hava, bu tüylerin hareketini tekrardan normale dönüştürüyor. Bu sadece aktif içiciler için değil pasif içiciler için de son derece önemli.
2. Çocuklarda Tuz Terapisi; Dünyanın sayılı ve güvenilir yayınlarından olan Pediatrik Allerji ve İmmünoloji Dergisi (İngiltere kökenli)’nde yayınlanan makalede bilhassa Mevsimsel Allerjik Riniti (Polen Allerjisi – Saman Nezlesi) olan çocuklar ele alınmış. Bu çalışmada Tuz Terapisi’nin çocuklarda semptomları kontrol altına almada etkin olduğu gösterildiği gibi aynı zamanda çocuklardaki allerji ilacı kullanım miktarını azalttığı da gösterilmiş. Çok ama çok kıymetli veriler bunlar.
Kendi adıma sağlıklı bireylerde Tuz Terapisini bir çeşit “detoks” olarak yorumlayabilirim, hem fizik beden hem de enerji bedenleri üzerinde çalışan…ve yine kendi adıma kişinin kendine hediye edebileceği muhteşem bir keşif…
“Hayat bir nefestir aldığın kadar”…Kalın Sağlıcakla…
Dünya Basınında Tuz Terapisi – http://salt-care.com/research_videos.php
Bilimsel Araştırmalar – http://www.sensense.com/tr/666/Tuz%20Terapisi%20Bilimsel%20Ara%C5%9Ft%C4%B1rmalar%20-%20Tuz%20Terapisinin%20Sa%C4%9Fl%C4%B1%C4%9Fa%20Faydalar%C4%B1/
Didem Sözügüzel