Fizik Merkezliler
Duygu Merkezliler
Zihin Merkezliler
Enneagram Tipleri
TİP 1: Mükemmeliyetçi
Birler, doğru olanı yapmak, kendilerini ve
çevrelerindeki kişileri geliştirerek, dünyayı mükemmel bir yer haline getirmek
için çok çalışırlar. Yüksek iç standartlara sahiptirler. Yaptıkları iş ne
olursa olsun, iç sesleri onlara “mükemmel” olduğunu söyleyene kadar,
o iş üzerinde sabırla çalışırlar. Başkalarının da bu şekilde çalışmasını
beklerler ama bu beklentileri karşılanmayınca büyük bir hayal kırıklığı
yaşarlar. Mükemmele ulaşma çabaları yüzünden, eleştirel ve yargılayıcı olarak
algılanabilirler.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Kalite Odaklı |
Eleştirel |
Disiplinli |
Savunmacı |
Detaycı |
Esnek olmayan |
Geliştirici |
Yargılayıcı |
TİP 2: Yardımsever
İkiler, ihtiyaç duyulan kişi olmaktan, insanlarla
ilgilenmekten ve onlara yardım etmekten hoşlanırlar. İlişkilere çok önem
verirler. Yakın ve sıcak ilişkiler kurma konusunda başarılıdırlar. İlgileri,
başkalarının ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olduğundan, kendi ihtiyaçlarının
farkında olmazlar ve bunları dile getirmezler. Aşırı fedakardırlar.
Yaptıklarının doğal karşılanması ya da onların ihtiyaçlarının sorulmaması hayal
kırıklığı yaratır. Hayal kırıklığının dışa yansıması sonucu, sitemkar ve aşırı
duygusal olarak algılanabilirler.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Empatik |
Alıngan |
İyi dinleyici |
Aşırı duygusal |
Arkadaş canlısı |
Sahiplenici |
Teşvik edici |
Sitemkar |
TİP 3: Başarı Odaklı
Üçler, hedeflerine ulaşmak ve başarmak için çok
çalışırlar. Kaynakları verimli bir şekilde organize edip, düşünceleri
uygulamaya geçirmekte ve sonuç elde etmekte çok başarılıdırlar. Başkalarının
saygı ve takdirini kazanmak için, yaptıkları her işte, en iyi olarak görülmek
isterler. Statüye ve imaja çok önem verirler. İşlerinde sorunsuz bir şekilde
ilerleyebilmek için, duygularını bir kenara bırakırlar. Kariyerleri,
ailelerinin ve ilişkilerinin önünde gelir.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
İçten motivasyonlu |
Aşırı rekabetçi |
Üretken |
İşkolik |
Sonuç odaklı |
İmaj düşkünü |
Çalışkan |
Kendi görüşlerine çok önem veren |
TİP 4: Özgün
Dörtler, farklı ve özel olmaktan hoşlanırlar. Bazen
kendilerini, bu dünyanın dışındanmış gibi hissederler. Olaylara alışılmadık ve
yaratıcı bir bakış açısıyla yaklaşırlar. Kendilerine özgü bir estetik ve
güzellik anlayışları vardır. Yaptıkları işlerde, anlam ve derinlik ararlar.
Duygularının son derece farkındadırlar ve duygularını ifade etmeyi isterler.
Ruh durumları, ani değişiklikler gösterebilir: mutlu ve neşeli iken, bir an
sonra depresyondaymış gibi görünebilirler.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Özgün |
Aşırı hassas |
Yaratıcı |
Melankolik |
Estetik bakış açısına sahip |
Karamsar |
Sanatçı ruhlu |
Aşırı kıskanç |
TİP 5: Araştırmacı
Beşler, bilgi toplamaya, öğrenmeye ve çevrelerinde
olup biteni gözlemlemeye odaklanmışlardır. Son derece mantıklı, düşüncelere önem veren,
sebep-sonuç ilişkileri kurmada ve problem çözmede başarılı kişilerdir. Kitap
okumaktan ve araştırma yapmaktan büyük keyif alırlar. Bu yüzden yalnız
kalmaktan daha çok hoşlanırlar. İnsanlarla aralarında belirli bir duygusal
mesafe olsun isterler. Aşırı talepkar ve duygusal insanlar Beşleri rahatsız eder çünkü Beşler,
kendi kendilerine yeterli ve bağımsız olmak isterler.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Analitik |
Ketum |
Objektif |
İçe kapanık |
Öğrenmeye istekli |
Paylaşmayı sevmeyen |
Serinkanlı |
Soğuk |
TİP 6: Sorgulayıcı
Altılar, tehlikeleri ortaya çıkarmak, kendilerinin
ve çevresindeki insanların güvenliğini sağlamak için, herşeye önce şüpheyle
yaklaşırlar. Problemleri önceden görüp, önlem almaya çalışırlar. Sürekli
tetiktedirler. Altıların güvenlerini kazanmak çok zordur, ama güvendikten sonra
o kişiye kendilerini adarlar. Altılar, güvende olmak için bir gruba ait olmak
isterler. Grubun refahı ve güvenliği için çok çalışırlar. Sorumluluk sahibi,
sadık ve işbirliğine açıktırlar. Şüpheci yanları kötümserlik olarak algılanabilir.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Sorumluluk sahibi |
Şüpheci |
Problemleri öngörebilen |
Endişeli |
Tedbirli |
Kötümser |
Güvenilir |
Aşırı kuralcı |
TİP 7: Maceracı
Yediler, bardağın hep dolu tarafını görür,
çevrelerine enerji saçar ve hayattan zevk almaya çalışırlar. Zihinleri sürekli
yeni ve yaratıcı fikilerlerle doludur. Her zaman birden çok seçenekleri olsun
isterler. Bir işi bitirmeden diğerine başlayabilirler. Yaşam enerjileri ile
insanlara ilham verir ve onları harekete geçirirler. Yerlerinde duramaz, hızlı
hareket eder ve hızlı düşünürler. Kendi hızlarına uyum sağlayamayan insanlara
karşı sabırsızdırlar. Eğlenceye odaklı olduklarından, olumsuz duygulardan
ve düşüncelerden hoşlanmazlar.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Harekete geçiren |
Maymun iştahlı |
Enerjik |
Hiperaktif |
İyimser |
Konsantrasyonunu çabuk kaybeden |
Yaratıcı |
Patavatsız |
TİP 8: Meydan Okuyan
Sekizler, güçlü olmaktan, kontrolü ellerinde
bulundurmaktan ve etki bırakmaktan hoşlanırlar. Adaleti sağlamak için mücadele
ederler. Kararlıdırlar, inisiyatif alırlar ve engellerin üstesinden gelerek işi
sonuçlandırırlar. İnsanların ne düşüneceğine aldırmadan, akıllarından geçeni
söylerler ve öfkelerini dışa yansıtırlar. Kendileri gibi açık sözlü ve ne
istediğini bilen insanlardan hoşlanırlar. Böylelikle, gerçeklerin
konuşulacağını ve kimsenin art niyetli hareket etmeyeceğini düşünürler. Bu
iddialı tavırları diğer insanları ürkütebilir.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Kararlı |
Baskın |
Kendinden emin |
Aşırı saldırgan |
İşbitirici |
Bildiğini okuyan |
Koruyucu |
Uzlaşmaz |
TİP 9: Barışçı
Dokuzlar için uyum içinde yaşamak ve huzurlu olmak
herşeyden önemlidir. Farklılıklara hoşgörü ile yaklaşırlar. İnsanları,
olayları, fikirleri yargılamadan, olduğu gibi kabul ederler. Her durumda,
olumlu ve olumsuz yönlerin tümünü görüp değerlendirmeden bir karara varmak
istemezler. Bu yüzden kararsız olarak algılanabilirler. Karar verdikten sonra
ise değiştirmemekte inat ederler. Huzuru bozduğunu düşündükleri için çatışmadan
kaçınırlar, problemleri görmezden gelirler ya da önemsiz olduğunu düşünürler.
Akışına bırakıldığı takdirde, herşeyin sonunda bir çözüme ulaşacağına
inanırlar.
Güçlü Yönleri |
Geliştirmesi Gereken Yönleri |
Uyumlu |
Üşengeç |
Uzlaşmacı |
Çatışmadan kaçınan |
Hoşgörülü |
Kararsız |
Dengeleyici |
İnatçı |
ENNEAGRAM
Kişisel varlıklarının gelişimiyle
ilgilenenler, hemen hemen bütün disiplinlerde “kendini bilme”nin öneminin ilk
sıralarda olduğunu görürler. Nedir kendini bilmek? Nasıl bileceğiz kendimizi?
Bu sorulara doğru cevaplar verebilmek için öncelikle “Kendim” dediğimiz
varlığın nasıl bir varlık olduğunu anlamak gerekir. Kişilik yapısı, karakter ve
mizacın ne olduğuyla ilgili bilgilere artık günümüz teknolojisi sayesinde bir
tıklamayla ulaşmak çok kolay. Dileyen küçük bir araştırmayla ihtiyacı olan
ayrıntılı bilgiye ulaşacaktır.
Daha iyi bir başlangıç yapmak için kısaca ifade etmek gerekirse; mizaç,
kişinin doğuştan getirdiği, kendine özgü temel özellikler bütünü. Eskilerin
deyimiyle “huy”. Mizacın değiştirilmesi mümkün değil.Eskiler bunu;
“Can çıkar, huy çıkmaz.”, “Huy, canın altındadır.” gibi çeşitli
deyişlerle ifade etmişler. Kişilik ise; sahip olunan mizaca göre bebeklik
evresinden itibaren şekillenmeye başlayan, yetiştiği aile ortamı ve kültürün
etkisiyle yoğrulan, bütün bedensel özelliklerin, içgüdülerin, eğilimlerin,
kazanılmış deyimlerin bütünü. Kişi, kendisini, diğer insanları, çevresini ve
evreni kişilik yapısına göre algılayıp, yorumluyor.
İnsanların kendilerine ve çevresindekilere bakış açıları, onlarla
kurdukları ilişki düzeyleri ve tepkileri kişiden kişiye değişen bu kişilik
özellikleri dolayısıyla farklılıklar gösteriyor.
Yaşantı süresince elde edilen deneyimler nedeniyle kişiliğin birtakım
özelliklerinde değişimler oluşabiliyor. Deneyimler insanın bakış açısını,
davranış tarzını değiştirebiliyor. Ancak bu değişimler çok uzun zaman içinde
gerçekleştiğinden, kişi tarafından sezilmesi çok zor bir oluşum.
Peki biz, “Kendim” veya “Ben” dediğimiz ve statik olmayan, uzun zaman
alsa da, sezilmesi zor olsa da değişip duran bu varlığı tüm yönleriyle tanıyor
muyuz?
“Ben” konusu tarih boyunca birçok bilim dalının araştırma konusu olmuş.
Ben, ego, benlik, nefs adları altında yapılan incelemelerin sonuçları insanın
kendini tanıyabilmesi için insanlığa sunulmuş.Psikoloji, felsefe, kuantum
fiziği, ilahiyat alanlarında yapılan çok yönlü araştırmalar mevcut.
Ünlü psikolog ve bilinç araştırmacısı Charles C.Tart, kendini tanıma
konusunu incelediği “Uyanış” adlı kitabında; “…yollar bazı kişileri
mutluluğa, bazılarını hayal kırıklığına, bazılarını yanılgılara, bazılarını
deliliğe götürmüştür. Bazı yollar güçlüdür, bazıları geçmişte etkili olmuştur
ama artık işe yaramamaktadır, bazı yollarsa tehlikelidir. Bazıları sadece
yollar hakkındaki fantezilerdir; bazıları yol gibi görünen tehlikeli
nevrozlardır. Bütün hakiki yollar cesaret gerektirir: Sosyal gelgite karşı
gelme cesareti, kendinizi gerçekte olduğunuz gibi görme cesareti, risk alma
cesareti. Hakiki bir yolda ilerlemek, kendiniz için bir kazanım olduğu kadar,
hepimiz için de bir armağandır.” ifadeleriyle, kendini bilmenin kişinin kendisi
için gerekli olduğu kadar insanlık için de bir kazanım olduğunu anlatmaya
çalışmış.
Kendisi bir bilim adamı olmasına rağmen, “Bu kitabı, öncelikle ışığı
arayan bir kişi, sonra da bir psikolog olarak yazıyorum.” diyerek, arayışında bilim adamı kimliğini ikinci plana
aldığını ifade etmeyi gerekli görmesinden;“Gerçek” i arayış yolculuğunun bir
aşaması olan “kendini bilme” ilk adımındaki çabalarda, bilimsel araştırmaların
sonuçlarını takip ederek amaca ulaşılamayacağının mesajını vermiş olduğu
sonucunu çıkartmamak elde değil.
Tart, her ne kadar; “Burada size sunduğum, Yol değildir: Beni, hakikat
üzerine çok özel bir ayrıcalığa sahip olduğumu söylemekten Tanrı daima
esirgesin! Herkes için tek bir yol olduğundan kuşkuluyum. Nihai amaç aynı olsa
bile, farklı tipte insanlar farklı tipte yollardan yarar görecektir.” dese de,
incelediği birkaç yol içinde ona en yararlı olanın George Ivanovitch Gurdjieff
tarafından sunulan Dördüncü Yol olduğunu açıklamaktan da geri kalmaz.
“Dördüncü Yol” un ne demek olduğu ile ilgili ayrıntılı bir inceleme
yapmak ancak başka bir yazının konusu olabilir. Gurdjieff’in ve takipçilerinin
kitaplarını okumadan, internetten yapılacak
araştırmayla onun felsefesini anlamak zor
olsa da meraklı okurlar en azından hakkında bir önbilgi edinerek bu konuda
yazılmış eserleri takip etme ihtiyacı duyacaklardır. Kısacası “kendini bilme”
uğraşında olanlar için, daha önce izlenmiş olan yollardaki ayak izlerinden
birine bir işaret olacaktır.
Dördüncü Yol’u, meraklı okurların araştırmasına ve başka yazılarımın
konusu olmaya bırakarak “kendini bilme”nin Gurdieff’le kurmaya çalıştığım
bağlantısına dönmek istiyorum.
Ömrünü “gerçek”i aramak peşinde Anadolu’yu, Orta Asya’yı gezerek bilgi
toplamakla geçiren Gurdjieff’in sufi bilgelerinden edinerek batıya taşıdığı ve
sonrasında Bolivya’lı psikolog Oscar Ichazo veŞili’li psikiyatr Claudio Naranjo
tarafından sistem haline getirilerek insan benliği haritası olarak nitelenen
Enneagram kişilik testi, kendimizi tanımada şaşılacak derecede sağlıklı
sonuçlar vermekte.
Enneagram Teorisine göre insanın asli “Ben” i olan bir özü var. Bu öz
insanın asli varlığı. Her insan
doğduğunda özüyle doğrudan bağlantılıyken, mizacının eğilimiyle egosunu
oluşturarak bir kişilik tarzına doğru şekillenmeye başlıyor ve gittikçe sıfır
noktasından uzaklaşıyor. Dairenin merkezinden çevreye doğru ilerledikçe kişi
özbenliğinden uzaklaşıp egonun denetimine giriyor. 9 farklı kişilik tipi var.
Bunların birbirine üstünlüğü söz konusu değil. Bu 9 temel kişilik tipi üçlü
gruplar halinde; zihin merkezli (korku baskın), duygu merkezli (sevgi baskın)
ve fizik merkezli (öfke baskın) olmak üzere üç merkezaltında toplanıyor.
9
tip kısaca şunlar:
Fizik Merkezliler
1-Mükemmeliyetçi: İdeal, Kural, Prensip, İhtiyat, Detay, Düzen, Eleştiri, Gerilim, Objektiflik
8-İddialı: Adalet, Güç, Bağımsızlık, Liderlik, Mert, Koruma, Cesaret, Aksiyon, Müdahale
9-Barışçıl: Uyum, Huzur, Doğallık, Diyalog, Sabır, İnat, İkna, Ağırbaşlılık, Kararsızlık
Duygu Merkezliler
2-Yardımsever: İlgi, Sevgi, İhtiyaç, Hizmet, İlişki, Empati, Sahiplenme, Yönlendirme, Sempati
3-Başarı Odaklı: Hedef, İmaj, Motivasyon, Gelişim, Üretim, Hız, İşkolik, Rekabet, Hırs,
4-Özgün: Farklılık, Sanat, Estetik, Tasarım, Bireysellik, Sezgi, Derinlik, Duygu, Melankoli
Zihin Merkezliler
5-Araştırmacı: Uzmanlık, Bilgi, Gözlem, Kavrama, Merak, Yalnızlık, Nesnellik, Mahremiyet
6-Sadık Sorgulayıcı: Tedbir, Güven, Bağlılık, Sistemcilik, Endişe, Gizem, Sorumluluk, Savunma
7-Kaşif: İyimserlik, İlham, Vizyon, Değişim, Sıradışılık, Yenilik, Macera, Doyumsuzluk, Haz
Her üçlünün kendi içinde bir yapısı var. Üçlü içindeki bir tip o
merkezin simgesi olan özelliği aşırı kullanıyor, ikincisi az kullanıyor, diğeri
ise bu özellikten kopuyor. Mesela, Fizik Merkezli grupta; 8 tipi içgüdüsel
enerjiyi aşırı kullanıyor, 9 tipi içgüdüsel enerjiden kopuk, 1 tipi ise
içgüdüsel enerjisini kontrollü kullanıyor. Sahip olunan kişilik tipinin
enneagram şemasında bulunduğu yerin sağındaki ve solundaki tiplere de kanat
tipler denilmiş. Her kişilik kendi kanat tiplerinden etkileniyor. Her insanda
farklı bir kanat baskın olabiliyor, ya da her iki kanat dengede oluyor. Ana
tipin kanatlarla olan ilişkileri deher kişinin kendine özgü davranışlar
sergilemesini sağlıyor.
Enneagrama göre hangi kişilik tipinde olduğunu merak edenler için online
kişilik testi yapan birçok websitesi var.
Batıda enneagramla ilgili yüzlerce kitap yayınlanmışken konuyla ilgili
dilimize çevrilmiş üç kitap var: Don Richard Riso-Russ Hudson’un yazdıkları;
Enneagram İle Kişilik Analizi, David N.Daniels-Virginia A.Price’nin yazdıkları;
Enneagram Kendini Bilme Sanatı ve Helen Parmer’ın yazdığı; Ruhun Aynası
Enneagrama Yansıyan İnsan Manzaraları. Konuya ilgi duyanlar da bu
kitaplardan kişilikleriyle
ilgiliayrıntılı bilgilere ulaşabilirler.
Enneagram ile Kişilik Analizi kitabında
Riso ve Hudson:
“…Benliğimizin ( egomuzun) esiri durumundayız; korkularımız bizi zincire
vurmuş; özgürlüğümüzün içinde sınırlı kalmışız; durumumuz bize acı veriyor.
Anahtar aramamız için
önümüzde bir engel yok.Ama onu arayacağımız
yeri bilmeli ve bulduğumuzda kullanmaya hazır olmalıyız.
Enneagramı birçok kapıyı açabilen ana anahtar olarak algılayabiliriz.
Enneagram aracılığı ile kendi kendimize oluşturduğumuz hapishaneden kaçabilir,
yaşamı tam anlamıyla tadabileceğimiz bilgeliğe erişebiliriz. Benliğimizin
kısıtlayıcı işlevlerini silkip atabilir, gerçek kimliğimizi edinebiliriz.”
diyorlar.
Sadece kişilik tipini ve özelliklerini öğrenmek elbette yeterli değil.
Gerçek dönüşüm ve gelişme için neler yapılabileceğinin açıklamalarını da
kapsıyor kitap.
“Kendim” dediğimiz varlığın davranışlarını nesnel bir şekilde görebilmek
için gözlemlemek, davranışların arkasında yatan güdüleri anlamak, dönüşüm
sürecini başlatabilmek için farkındalık kazanmak kitabın amaçladığı hedef için
belirlediği çalışma aşamaları. Tabii ki hedef insanı asli varlığına, özüne
döndürebilmek.
Varsayalım siz 6 kişilik tipine ait olduğunuzu öğrendiniz. Yaşamış
olduğunuz deneyimlerin olumsuz etkileri nedeniyle, kişilik tipinizin sağlıklı
durumundaki değil de ortalama durumundaki özelliklere sahip olduğunuzu
buluyorsunuz kitapta. Şimdiye kadar o kadar istismar edildiniz, aldatıldınız ki
artık şüpheyle bakıyorsunuz her şeye. Endişeli ve olumsuzluklara karşı
tetiktesiniz. Bir yanınız inanmak, güvenmekisterken, diğer yanınız şüphe ve
kuruntularla alıkoyuyor sizi. Kendinizi baskı altında hissedip, karşıdan daha
fazla beklenti içine giriyorsunuz. Bu çelişkinin yarattığı iç kargaşadan dolayı
daha da gerilip, beklenmedik tepkilerde bulunuyorsunuz. Endişelerinizi açığa
vurmaktan da çekinip susmayı tercih etmişsiniz. İçinizdeki bu kuşku ve
gerilimden kimse görmeden bir an önce kurtulabilmek için, katı ve isyankar bir
tutum takınarak, güvensizlik duygularınızı örtmeye çalışırken; alaycı, kavgacı,
öfkeli ve saldırgan bir kişilik haline gelmişsiniz.
Size ait özellikleri eksiksiz tanımlayan bu özellikleri okurken birden
çağrışım yapıyor; kişilik tipinizin sağlıksız durumuna düştüğünüz bir anınızda
çok sevdiğiniz bir arkadaşınızla yaptığınız bir tartışmayı, kavga boyutuna
çıkartıp, incitici, küstah, hakaret dolu sözlerle birbirinizebağıra çağıra
telefonu karşılıklı kapattığınızı.
Arkadaşınızın kişilik tipini merak edip, tanıdığınız özelliklerine göre
arayıp, buluyorsunuz. O, araştırmacı-entelektüel 5. Onun keskin bir araştırmacı
zekaya sahip, zihinleriyle özdeş yaşayan 5’lerin sağlıksız evresinde olduğunu
görmek üzüntüyle karışık bir şaşkınlık yaratıyor sizde. Tüm sosyal bağları
reddeden, sağlıksız 5 arkadaşınız gerçekten de inzivaya çekilmiş, gerçeklerden
ve insanlardan kopmuş.
İlişkiniz süresince onun depresyon ve nihilizm arasında
gidiş-gelişlerine ne çok tanık olmuştunuz. Kimselerle paylaşmadığı akıl almaz
çarpıklıklarını, korkularını, kuruntularını paylaştığı tek insandınız siz!
O, özerk olmak için çabalarken, siz güvensizlik duygunuzun tatmini
uğruna ne çok eziyet etmişsiniz ona. Anlıyorsunuz! Siz bencilce güven ararken,
arkadaşınızı kişiliğinin çökme yönüne doğru sürüklemişolduğunuzu görünce
pişmanlık, üzüntü, acıma, endişe ve hepsinin toplamı şefkat, çok büyük bir
şefkat büyüyor içinizde…
Ne dersiniz? Bütün sevdiklerimizi, dostlarımızı, arkadaşlarımızı ve
hepsinden önemlisi de “Kendimizi” bilmeye değmez mi?
——————————————————————————–
Enneagram
Günümüz medeniyeti, insanı, içinde yaşaması
gereken normal şartların dışına çıkarmış bulunmaktadır. Bu medeniyetin bilim ve
ekonomik hayat sahasında insana yeni yollar açtığı doğrudur. Fakat onu daha üst
bir bütüncül gelişim seviyesine çıkarmak yerine, sadece tabiatının bazı
yönlerini, bir kısmını toptan mahvettiği diğer fakülteleri rağmına
geliştirebilmiştir.
Modern insanın dünyayı idraki ve yaşama
biçimi, bütün bir varlık oluşunun şuurlu ifadesi olmaktan çıkmıştır. Bu
bakımdan, psişik hayatımız, hem dünyayı idrakimiz hem de onu tezahür ettirmemiz
açısından bir bütün ortaya koymaktan uzaktır. Bunun yerine o, zihnî, hissî ve
davranışlarla ortaya konan hayat olarak üç ayrı parçaya ayrılmış durumdadır.
Bu tezden hareketle, önce düzenli kâinat
(kozmos) ve varlığın meydana çıkması teorisi geliştiren Gurdjieff, bu teorisine “Yaratılış Şuası” adını vermiştir. Bu şua, yukarıdan aşağıya her birine bir notanın da tekabül ettiği Mutlak (do), bütün dünyalar (si), bütün güneşler (la), güneş (sol), bütün gezegenler (fa), yeryüzü (mi), ay (re) ve mutlak (do)’tan oluşmaktadır. Bu şuada Mutlak yaratılışın aslî kaynağıdır ve kâinat, Mutlak’tan sayısız dallanmalarla meydana gelmektedir.
Enneagram, Gurdjieff’in öğretisinde bir
“kâinat sembolüdür ve kâinat hakkında, onun temsil ettiğini ileri sürdüğü
matematik kanunlarına dayalı bir bilgi kaynağıdır”. Ona göre, 3 ve 7
kutsal rakamlar olup, kâinattaki her şeyin temelinde Üç (3) Kanunu ve Yedi (7)
Kanunu yatmaktadır. Kâinatın (kozmos) Mutlak’ın birliğine dönüş arzusunu 1’in 3
ve 7 ile bölünmesi temsil eder. 1’in 7 ile bölünmesiyle kesir ondalıklar
olarak, 1-4-2-8-5-7 ve tekrar 1 elde edilir
Enneagram yönteminden bahsedeceğim. Temelde
9 stilden oluşuyor.
1. Reformcu kişilik (Rasyonel, İdealist – Reformer)
2. Yardımcı (Şefkatli, Cömert – Helper)
3. Başarıcı (Etkin, Hırslı – Achiever)
4. Bireyci (Bireysel, Duyarlı – Individualist)
5. Araştırmacı (Ketum, Entelektüel – Investigator)
6. Sadık (Korunaklı, Üstlenici – Loyalist)
7. Hevesli (Meşgul, Eğlenceyi Seven – Enthusiast)
8. Meydan Okuyan (Lider, Kararlı – Challenger)
9. Barışcıl (Rahat, Kendini Göstermeyen – Peacemaker)
Enneagram sadece iç dünyamıza bakmanızı ve
yolumuzu çizmemize yardımcı olur, kesin yargılardan kaçınır, kimlik belirleme
görevi üstlenmez. Gölgemiz ile kendimiz arasındaki farkı görmenizi sağlar.
Enneagram stili kişiyi tam tanımlamaz, sadece enerji ve motivasyonlarını ortaya
çıkarmaya çalışır. Doğru bir tespit, ancak belirli şeylerin tekrarlanması,
stres altında olmadan tahmin edebilir olması, uzun bir dönemde ve derinlikte
ölçümlenmesi gerekiyor. Tabi ki baktığınız kişiye göre de değişir. Sevdiğiniz
kişinin stilini bulmaya çalışıyorsanız, odaklanmanız zor olacaktır, zira sizin
için eşsizdir, kar tanesi gibi. Enneagram sayınız aslında kimliğinizi oluşturma
yolunda attığınız adımların yönünü gösteriyor.
1. Reformcu
Çevresinde mutlaka hata arayan, ve her
zaman daha iyisinin olduğunu, yapılabileceğini bilen yüksek standartlı kişiler.
Genellikle çocukluklarında çok eleştiri alan, ve “seni sevdiğimiz, daha
iyi olmanı istediğimiz için seni eleştiriyoruz” duyumuyla yetiştirilen
kişilerdir. Hayatları boyunca da her zaman kendilerini sorgulayan, eleştiren
kişilerdir, başkalarının onlara eleştirmeye hakları olduğunu düşünmezler, zira
zaten kendi kendilerini yeterince eleştirmişlerdir.
Doğruyu araştırma arzusu ile doludurlar.
Teslim edilen projeleri yetiştiremezler, çünkü her zaman için projenin
geliştirilecek bir kısmını bulabilirler. Güzel ya da çekici oldukları için
değil, yaptıkları iyi işler ve maneviyatlarının güçlü olduğu için sevilmek,
takdir edilmek isterler.
2. Yardımcı
Genelde anne karakterinin baskın
hissedildiği bayanlar karakterlerdir. Yardım etmeyi seven, insanı mutlu etmeye
çalışan, eli bol kişilerdir. Çocukluk dönemlerinde anne/babalarını az görür, bu
az gördükleri dönemlerde de fazla ilgi görürler. Periyodik olarak ilgisizlik ve
aşırı ilgi çıkmazına girerler ve daha çok ilgi görmek için yollar keşfederler.
Sevgi ve onay alabilmek için önce kendilerinin vermesi gerektiğini düşünürler.
Fedakar, bencil olmayan, ev sahipliğini seven kişilerdir. Aşırı durumlarda her
duruma müdahele eden, ikiyüzlü, mağrur kişilerdir.
3. Başarıcı
Rekabetçi, başarı odaklı, kişilerdir.
Hırslı, uyum sağlayabilir, kendine güvenlidir.Rekabeting karanlık ve aydınlık
iki yüzünü de taşırlar. İyi yönü başarılar, ihtişamı, ünü getirmesi, kötü yönü
ise, gözleri kamaşan kişilerin düşmanlığını kazanmalarıdır. Yarışın puanlarını
hep almak için puanları dağıtan kişilerle araları hep iyidir. Başarı sonsuz
döngüye girer. Güvenleri artacağına, azalır. Başarılarına ve kendi içlerine
baktıklarında kendilerini küçümsemeye başlarlar. Her zaman kaybetme riski
vardır, ve son tablodaki puanlarının en yüksek olduğunu görünceye kadar
ümitsizlikleri korurlar. Kendilerini kaybeden olmaya inandırırlar. En küçük bir
başarısızlık bile, onların bu düşüncesini kuvvetlendirir.
Yüksek enerjili, sonuç odaklı, işletmecilik
derslerinde örnek verilen kişiliklerdir. İşkolik, soğuk, saplantılı karakterler
olarak karşımıza çıkarlar. Karakterleri konusunda farklı gözlerden farklı
algılanırlar. İmajları ve gerçek kişilikleri arasında derin uçurumlar olabilir.
4. Bireyci
İçe dönük, romantik kişilerdir. Dramatik
karakterleri çektikleri acı ile gündemde olmak isterler. Diğer insanların
yaşamlarından daha fazla yük taşıdıklarına inanırlar ve kötümserdirler.
Nietsche’nin beni öldürmeyen şey güçlendirecektir inancını taşırlar. Temel
duyguları kıskançlıktır. 2. ve 3. karakterler gibi hayatlarındaki diğer
insanlardan etkilenirler ancak ilişikilerinde negatif, karamsarlık, kıskançlık
sezilir. Her zaman başkalarının çok güzel hayatları vardır ve kendileri kötü
bir hayata mahkum edilmiş hissederler.
Gitgeller:
2.3.4. stildeki kişilerde gitgeller
görülür. 2. stildeki kişiler çok verici oldukları düşündükleri ve hiç bir şeye
ihtiyaçları olmadığını düşündükleri halde gerçekte çok cimri, elleri çok
sıkıdırlar. En küçük eleştiriden etkilenirler. İşlerini kötü yapmadıklarında,
cevapları hazırdır: başkalarına yardım etmekten kendi işlerini yapamamışlardır.
Kendilerini çok gösterişli, ve hep diğer insanların onların yardımına ihtiyacı
olduklarını düşünürler. Gurur ve kendilerini fazla abarttıkları için gerçekten
uzaklaşırlar. Yanındaki insanı düşmanca gördükçe, kendilerini daha savunmasız
görürler.
Üç numaralı içine girdiği çıkmaz ise, ne
kadar çok başarılı olurlarsa kendileri içlerine bakıp daha zayıf bir kişilik
görmeleridir. Çok zengin bir insanın yoksulluk geçirdiği çocukluk dönemini
unutamaması gibi.
dört numaralı grubun ise kabul/red
çatışması vardır. kendilerini yalnız, terk edilmiş hissederler. Onları
reddedilebileceğini hissettikleri kişileri önceden reddettemeleridir. Karşı
misilmede ise zaten ne olacağını biliyorlardır, hiç kimse onları sevmiyordur.
5. Araştırmacı:
Aşırı hassas, yalnız, antisosyal ve zeki
kişiliklerdir. Sadece gözlemlerler, olayları karışmazlar bu sayede saldırıya da
uğramazlar. Saldırı temel korktuları konudur. Tekrarları ve provaları severler.
Pazar günü oynanacak bir maç için cuma ve cumartesi gününden hazırlık yaparlar,
pazartesi ve salı günü maç hakkında düşünürler. Bu sayede analiz, sentezleme
yeteneklerini geliştirirler. Objektiftirler, duygularına sormadan gözlemleri ve
bilgilerini kullanarak karar verir, yargılarlar. Sorular ya da durumları
verdikleri tepkiler sert olabilir. Sevdiği insanla bile arasına mesafe koymak
isterler. Duyarlılıkları ve zekaları ile ilgi odağı oldukları halde, sevgi
onlar için sadece anlayışları çerçevesinde kurulabilir. İlişikilerinde
süprizleri sevmezler ve kendilerine özel zaman ayırmak isterler. Tamahkarlık
duyguları baskındır. Sadece para biriktirmekle, saklamakla kalmazlar aynı zamanda
duygularını, zamanlarını, başkalarına ayırdıkları zamanı ve enerjiyi de
saklamak isterler. Kendilerini batarya olarak görür ve diğer insanlarla
geçirdiği zamanların, bataryalarını bitirdiğini düşünürler, kendileri
ayırdıkları özel zamanlarda da şarj olurlar.
6. Sadık
Ailelerine, çevrelerine karşı duyarlı,
vefalı, sorumluluk sahibi kişilerdir. Temel korkularını yenmek için aksiyon
alırlar ve üstüne giderler. Kriz anınd, zaten krizlere karşı hazırlıklı
oldukları için, durumu çözmekte başarılıdırlar. Her zaman, kötüye gidecek bir
şeyler bulabilirler, hatta durum hep kötüye gidecektir. Güçlerini de bu
kötümserliklerinden alırlar.
7. Hevesli
Pozitif, enerji dolu, çok fazla ilgi alanı
olan, çocuk ruhlu kişilerdir. Çoğu zaman mutlu görünürler. Tüm gerçeği görmezler.
Mutlu olmaya çalışmak için bir mecburiyet hissederler. Eğer mutlu değilseniz,
mutlu olmak için çaba harcarsınız. Şu an sorunlar olabilir, ama düzelicek, daha
iyi olacak inancındadırlar. Olayların iyi yanlarını görürler. Manik depresif
olma özelliği gösterebilirler. (2.3. ve bazen 8. kişilikler de) Yaratıcı
kişilikleri vardır. Hayatlarının kötü deneyimlerini yok gibi sayabilirler. Acı
çekmekten, gerçekten uzak kalma pahasına yaşarlar, olgunlaşmazlar.
8. Meydan okuyan
Her durumda güçlü olmak için çalışırlar.
Fiziksel ya da sözel partnerlerinin ne kadar güçlü olduklarını test etmek
isterler, eğer başarılı olabilir, dayanabilirseniz saygısını kazanırsınız. iyi
bir takım kurucusudur. Zayıflıklarını, acı çektiklerini göstermedikleri için
kendileri ile gurur duyarlar. Fiziksel güce önem verirler. Daima kendilerini
daha güçlendirmek için bir çaba içerisindedirler. Adaletin savunucularıdırlar.
9. Barışcıl
Önceliklerini karıştırırlar ve fikirlerini
düzenleyemezler. Çevresindekilerle bir bütün olmayı severler. Genelde
liderlerdir, çünkü herkesin ne hissediğini iyi gözlemlerler. Anekdotlar ve kısa
hikayeler anlatmayı severler, çok sevilirler. Çocukluk dönemlerinde yaşadıkları
fırtınalar, kurtlar sofrasında nasıl davranacaklarını öğretmiştir, kolay kolay
saldırıya uğramazlar.
2.3.4. stile sahip kişiler nasıl hissettikleri konusunda,
5.6.7. ne istedikleri konusunda,
8.9.1. ise ne düşündükleri konusunda çıkmazdadırlar.
Bu 9 stilden bir tanesi tamamiyle sizi
ortaya çıkarmaz, 2 ya da 3 “yan kanat” stiliniz de vardır. Yan
kanatlar nedir, bu stillerle nasıl iletişim kurulur sorularının yanıtları ise
bir sonraki yazımın konusu.
——————————————————————————–
1 Reformcu kişilik (Rasyonel ve idealist):
Bu kişilerin, düzenli, akılcı, mükemmeliyetçi, dürüst, detaycı ve kontrollü
olmalarıyla dikkat çektikleri söylenebilir. Amaçları ve prensipleri belli olan
bu kişilerin, başkalarına doğru şeyleri yapmaları ve kendilerini geliştirmeleri
gibi eğilimler içerisinde oldukları ifade edilebilir. Bu kişiler, etkili
çalışmaları için koçluk yapabilecek niteliğe sahiptirler. Karar vermek
konusunda tedbirli davrandıkları belirtilebilir. Kendilerini ve başkalarını çok
fazla eleştirdikleri ifade edilebilir. Sürekli moral bozucu eleştiriler
yapmalarının ve detaylara takılmalarının verimliliği azalttığı belirtilebilir.
Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde daha verimli çalışabilmeleri açısından şu
konularda dikkat edilmesi önemli olabilecektir: Fikirlerine değer verildiğinin
hissettirilmesi gerekmektedir. Adil ve saygılı olunması, hata yapıldığında
zaman geçirmeden özür dilenmesi, gergin olduklarında endişelerini anlama
konusunda hassas olunması gerektiği ifade edilebilir.
2 Danışman kişilik (Şefkatli ve cömert): Bu
kişilik tipinin, açıklayıcı, insanları seven, tahakküm edici,
ılımlı, hassas, takdirkâr ve diğer
insanların ihtiyaçlarına duyarlı kişileri temsil ettikleri söylenebilir. Diğer
insanların yeteneklerine değer veren bu kişiler, takım çalışmalarında insanların
birbirleriyle iletişim kurmasında etkili rol oynarlar. “Hayır” diyemeyen bu
tipler, insan haklarına önem vermeyen iş ortamlarından ve kurallardan pek
hoşlandıkları söylenemez. Diğer insanlarla ilgilenmeyi abartıp vakit
kaybedebilirler. Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde daha verimli
çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi önemli olabilecektir:
Değer verildiklerinin farkına varılması sağlanmalı, özellikli olunmalı,
eleştiri yapılacaksa nazik olunmalı ve takım çalışmasında iletişim konusundaki
yeteneklerinden faydalanılmalıdır.
3 Başarıcı kişilik (Etkin ve hırslı): Bu
kişilik tipine sahip olanların genelde esnek, kendini geliştirebilen, enerjik,
odaklanabilen, faydacı, çekici ve etkileyici kişiler olduğu ifade edilebilir.
İnsanların beklentilerini mökarşılayabilecek nitelikte iş yaparlar ve başarı,
statü ve saygınlık onlar için vazgeçilmezdir. Bu kişiler başkalarına ilham
veren ve model alınabilecek insanlar olup, işkolik olma ihtimalleri vardır ve
statü kazanmak için aşırı hırs yapabilecek insanlardır. Bu anlamda bu kişilerin
iş yerinde daha verimli çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi
mönemli olabilecektir: İşlerini yaparken rahatsız etmemek, yaptıklarıyla ilgili
geribildirim verirken gereksiz yargılama ve eleştiri yapmamak, ilgi göstermek,
onurlandırmak ve üzerinde çalışılan proje konusunda bilgi vermek sayılabilir.
4 Tasarımcı kişilik (Bireysel ve duyarlı):
Bu kişilik tipine sahip olan bireylerin kendi düşünce ve duygularını inceleyen,
sanatsal, ifade gücü yüksek, dramatik, içine kapalı ve çabuk öfkelenen bir
yapıya sahip oldukları söylenebilir. Kendi stillerini yansıtan işler ve ürünler
yapmayı seven bu tipler, çalışma ortamına derinlik ve stil katarlar. İş
yaparken genelde kararsız olmalarına rağmen yaratıcı olmayan işlerde
çalışmaktan ve eleştirilmekten pek hoşlanmazlar. Bu anlamda bu kişilerin iş
yerinde daha verimli çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi
önemli olabilecektir: Kendilerine anlamlar katabilecek işte çalıştırılmalarını
isterler. Kendilerine değer ve önem verilmelerini isterler.
5 Araştırıcı kişilik (Ketum ve
entelektüel): Bu tip kişiliğe sahip bireyler anlayışlı, yenilikçi, sır
saklayan, yalıtılmış, kendi başlarına olmaktan hoşlanan, kışkırtıcı, meraklı ve
tuhaf tiplerdir. Kriz zamanlarında soğukkanlıdırlar. Her zaman öğrenmeye
isteklidirler, araştırmaktan ve denemekten yorulmazlar. Özellikle teknik
konularda meraklarını tatmin edip detayları iyice öğrenene kadar araştırma
yaparlar. Projelerde bitiş zamanlarına ve kişilerle olan ilişkilere değil
detaylara ve derinliğe önem verirler. Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde daha
verimli çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi önemli
olabilecektir: Fazla meşgul edilmekten hoşlanmazlar. Aşırı samimi olmaktan
hoşlanmazlar. Duygu ve düşüncelerini tartmaları konusunda zaman vermek yararlı
olabilecektir.
6 Sorun çözücü kişilik (Korunaklı ve
üstlenici): Bu tip kişiliğe sahip olanlar, meşgul, bağlı, sempatik, şüpheci,
endişeli, çalışkan ve güvenilirdirler. İşlerin halledilmesine katkısı olan
anlaşmalar ve işbirlikleri yaparlar. İnsanların potansiyellerini ve
motivasyonlarını değerlendirir, iş ortamındaki problemli noktaları düzeltmeye
odaklanırlar. Risk almayı sevmezler, fikir birliğine varmayı ve her şeyin
belirli olduğu ortamlarda çalışmak isterler. Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde
daha verimli çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi önemli
olabilecektir: Endişeli olduğu zamanlarda onu yargılama hatasına düşülmemeli ve
ona mümkün olduğunca güven verilmelidir.
İletişimde doğrudan ve net ifadeler
kullanmak ve onu dikkatlice dinlemek oldukça akıllıca olacaktır.
7 Hevesli kişilik (Meşgul ve eğlenceyi
seven): Bu tip kişiliğe sahip olan tipler genelde içlerinden geldiği gibi
hareket eden, çeşitli yetenekleri olan, atılgan, dağınık, çekici, karizmatik ve
iyimser insanlardır. İlgiden çok hoşlanan ama sıkıcılıktan nefret edebilen
tiplerdir. Birçok alanla ilgilenen, birçok konuda bilgi sahibi olan kişilerdir.
Değişim, çeşitlilik ve yenilik onların ilgisini çeken konulardır. Konuşkan ve
espritüel kişilerdir. Fikirleri diğer insanlar tarafından desteklenir,
trendleri takip ederler ve farklı seçenekler ve imkânlar bulabilen kişilerdir.
Değerli amaçları gerçekleştiren, üretken insanlardır. Konudan konuya
atladıkları için yarım kalmış birçok projeleri olabilir. Bu anlamda bu
kişilerin iş yerinde daha verimli çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat
edilmesi önemli olabilecektir: Onların tarzını değiştirmekten mümkün derecede
kaçınmak gerekmektedir. Yani onları olduğu gibi kabul etmek ve ne yapacakları
konusunda gereksiz müdahalelerde bulunmamak yerinde olabilecektir. Görüşlerini
dikkate almak ve tepki vermek oldukça yararlı olabilecektir.
8 Meydan okuyan kişilik (Lider ve kararlı):
Bu tip kişiliğe sahip olan tipler genelde kendilerine güvenen, güçlü, komuta
eden ve çatışmacı kişilerdir. Ne istediklerini bilirler ve bunu başarmak için
ellerinden gelen her şeyi yapar ve her yola başvururlar. Başkalarının cesaret
edemeyeceği kararlar verirler ve zor işleri, başarılması gereken işler olarak
görürler. Güçlerini başkalarının yararına kullanan, cömert, âlicenap
kişilerdir. Bazen zorbalık yapabilirler, şirket içinde ve dışında insanları
kendilerine düşman edebilirler. Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde daha verimli
çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi önemli olabilecektir:
Kendi ayaklarınız üzerinde durdurduğunuzu ona göstermek onun güvenini kazanmak
açısından oldukça önemlidir. Diğer taraftan onun hakkında dedikodu yapılması
güven bunalımını ateşleyen bir davranış olabilecektir. Yağcılık boyutuna
varmaksızın yardımlarını takdir etmek onu motive edebilecektir. “Asarım,
keserim” türü konuşmalarını kişiselleştirmek hatalı olabilecektir. Son olarak,
ne yapabileceğini ya da yapamayacağını söylemek onun tedirgin olmasına yol
açabilecektir.
9 Uzlaşmacı kişilik: Bu kişiliğe sahip olan
tiplerin ise genelde, insanlara açık, güven tazeleyen, kabul edilebilir, gönlü
rahat ve uyumlu kişiler olduğu ifade edilebilir. Ekiplerindeki kişilere karşı
pozitif tavır içinde oldukları için gerginlik yaratmayan tipler oldukları
söylenebilir. Çalıştıkları kişileri ezip öne geçme davranışlarından çok onları
destekleme gibi olumlu eğilimlerinin olduğu belirtilebilir. Grup içinde
çatışmadan çok paylaşımı ve işbirliğini öne çıkarmaya çalıştıkları söylenebilir.
En önemli dezavantajları ise, grup içinde hiçbir şeye ses çıkarmamaları ve
tepkisizlikleridir. Bu anlamda bu kişilerin iş yerinde daha verimli
çalışabilmeleri açısından şu konularda dikkat edilmesi önemli olabilecektir:
Çok fazla beklenti ve baskıcı olmamak, işlerini rahatça yapabilmeleri için
zaman vermek, çatışmaya girmemek ve sakin olmak olarak sıralanabilir.
——————————————————————————–
ENNEGRAM TESTİ
Testimiz iki bölümden oluşmaktadır. İki
bölümde de üçer şık mevcuttur. (Birinci bölüm A,B,C- İkinci bölüm X,Y,Z)
Enneagram karakterinizi tespit etmek için
sırayla iki bölümü de okuyunuz ve her bölümden size en uygun olan bir şıkkı
seçiniz. (CX, AZ… gibi)
Bu kombinasyonlardan her biri bir başka
enneagram karakterine tekabül etmektedir. Testi bitirdiğinizde size en uygun
seçeneği işaretleyip gönder butonuna basarak test sonucunuz hakkında daha geniş
bilgi alabilirsiniz.
BİRİNCİ BÖLÜM
A) Özgürlük ve iddialı olmak benim için
kesinlikle vazgeçilmezdir. Bence hayat ancak onunla mücadele ettiğiniz sürece
size değer verir. İşte bu yüzden asla olduğum yerde durmayı sevmem. Her daim
planlarımı hazırlayıp onları gerçekleştirmek için çalışırım. Aslında içimde her
zaman bir şeyleri başarma ve büyük bir etki bırakma isteği vardır.
Aslında her zaman birilerine meydan okumak
için bahane aramam ama kimsenin beni itelemesine de izin vermem.
Genellikle ne istediğimi biliyorumdur ve
isteklerimi elde etmek için uğraşırım. Bunun için sıkı çalışmak ve bazen sert
oynamak gerektiğini de bilirim.
B) Belki biraz sakin olduğum söylenebilir
ama her zaman için ben, yalnızca kendimimdir. İhtimal ki bu yüzden çok sosyal
biri değilimdir. Bu bazen benim güçsüz gözükmeme sebep olsa da başkaları ile
rekabete girmekten hoşlanmam.
Şunu kesinlikle ifade edebilirim ki
mükemmel bir hayal gücüm vardır. Duygularım, hayatı anlamlandırmama yardımcı
olur.
C) Ben kesinlikle sorumluluk sahibi
biriyimdir. Üzerime aldığım bir işi en iyi şekilde yerine getirmek için
uğraşırım. Herhangi bir sebepten dolayı bir sözümü veya benden bekleneni yerine
getiremezsem kendimi çok kötü hissederim.
İnsanların, benim onların iyiliği için
yanlarında olduğumu bilmelerini isterim. Aslında daima onlar için en iyisini
istiyorumdur. Eğer arkadaşlarım için özveride bulunmam gerekirse bunu
çekinmeden yaparım, onlar bunu bilse de bilmese de bunun bir önemi yoktur.
Yapılması gereken her ne ise bunu her zaman
için en mükemmel şekilde yapmaya çalışırım.
İKİNCİ BÖLÜM
X) Ben etrafımdakilere karşı
pozitif(iyimser) olarak yaklaşan biriyimdir. Hayata karşı da iyimser olarak
yaklaşır ve genellikle planlarımı da iyiye göre kurarım. Her zaman bir şeyler
yapmak için aşırı istekliyimdir. Değişime kapalı değilimdir bilakis farklı şeyler
keşfetmek benim her zaman çok zevk aldığım bir şeydir.
Ben insanların arasında olarak ve onlara
yardım ederek mutlu olurum. Kendimi ve bana ait olanları saklamam paylaşmaktan
zevk alırım.(tabii ki her zaman çok neşeli değilimdir ama sıkıntılarımı göstermemeye
çalışırım.) Pozitif kalarak mutlu olmaya ve insanları mutlu etmeye çalışırım.
Y) Kendimi sezgileri kuvvetli olan birisi
olarak tanımlayabilirim. İnsanlara karşı ihtiyatlıyımdır. İnsanların arasında
nerede ve nasıl biri olarak durduğumu bilmek isterim, gerçi yakınımda olanlar
için bu her zaman anlayabileceğim kadar açıktır. Eğer bir gün düşersem kimlerin
hala yanımda olacaklarını bilmek isterim.
Kuralları biliyorumdur ama yine de
insanların bana ne yapacağımı söylemelerinden hoşlanmam. Ben kendi kararlarımı
kendim veririm.
Z) Kendi bilincinde olan ve mantıklı
biriyimdir. Duygularımla iş yapmaktan hoşlanmam. Mükemmeliyetçiyimdir ve
işlerimin verimli olmasını isterim. Kendi işimi yapmak her zaman tercihimdir.
Ne zaman bir problemle karşılaşsam işe
duygularımı karıştırmamaya çalışırım. Böyle bir durumda tarafsız ve soğukkanlı
olmaya çalışırım.
Birileri beni rahatsız ettiğinde genellikle
tepkilerimi saklarım.
1 (CZ)
2 (CX)
3 (AZ)
4 (BY)
5 (BZ)
6 (CY)
7 (AX)
8 (AY)
9 (BX)
[INSERT_ELEMENTOR id=”2528″]